Uykuya Dalmak İsteyen Minik Yıldız

Bir zamanlar, gökyüzünün en parlak köşesinde, minik bir yıldız yaşarmış. Bu yıldız, adını Uyur koymuşlardı çünkü diğer yıldızlar gibi parlamak yerine, sürekli uyumak isterdi. Diğer yıldızlar her gece gökyüzünde ışıldayarak, yerden bakıldığında büyüleyici bir görüntü oluştururlarken, Uyur hep çok yorgun hissederdi. Tüm gökyüzü ışıldarken, o hep uykusunu almak isterdi.
Bir gece, Uyur, uyumak için yer bulamamanın ne kadar zor olduğunu düşündü. Yükseklerde, diğer yıldızlar her zaman dans eder gibi parlıyorlardı. Uyur ise, bir türlü uykusunu alamıyor ve gün batımı ile birlikte kendini daha da yorgun hissediyordu. “Ben de parlamak istiyorum!” diye düşündü. “Ama uyumadan nasıl parlayabilirim?”
Uyur, gökyüzündeki en bilge yıldız olan Büyük Yıldız’a gitmeye karar verdi. Büyük Yıldız, her zaman gökyüzündeki en parlak ve en bilgili yıldız olarak biliniyordu. Uyur, ona doğru uçarak sormak istediği soruyu bulmaya çalışıyordu.
Büyük Yıldız, Uyur’u nazikçe karşıladı ve “Minik yıldız, senin ne ihtiyacın olduğunu biliyorum” dedi. “Her yıldızın farklı bir ışık gücü vardır. Ama senin ihtiyacın olan şey, uyumadan önce rüyalarını keşfetmendir.”
Uyur şaşkın bir şekilde sorusunu sormaya başladı. “Rüyalar mı? Rüyalar bana nasıl yardımcı olabilir?”
Büyük Yıldız, sabırla yanıtladı: “Evet, rüyalar. Senin ışığının gücü, uykusunu tam alıp dinlendiğinde parlar. Uyurken gökyüzüne ruhunu bırakıp rüyalarla dans edebilirsin. Gözlerini kapadığında, gökyüzüyle bütünleşir ve orada en güzel masalları keşfedebilirsin.”
Uyur, bu yeni fikre bayıldı ve hemen uyumaya karar verdi. Gözlerini kapattı, derin bir nefes aldı ve rüya diyarına doğru bir yolculuğa çıktı. Uykusunda, gökyüzünde minik bulutlarla dans etti, renkli balıklarla deniz altlarında yüzdü ve ormanın derinliklerine yaptığı yolculuklarda, sıcacık bir huzur hissetti.
Rüyalarında çok özel bir şey fark etti: uyudukça parlıyordu! Uykusunu alırken ışığının rengi daha parlak ve yumuşak hale geliyordu. Uyur, rüyalarında yeni arkadaşlar edindi, gökyüzünde neşeyle dolaştı ve uyandığında, o kadar mutlu hissetti ki, ışığı diğer yıldızlardan bile daha parlak parlıyordu.
Bir süre sonra, Uyur her gece uyumadan önce gökyüzündeki yeni maceralarına dalıyordu. Her uykusunda daha da güçleniyor, rüyalarındaki huzurla ışığını gökyüzüne yayıyordu. Uyur artık parlamaktan çok daha mutlu hissediyordu, çünkü gerçek ışığının sırrını keşfetmişti: Rüyalarında kaybolmak, ona en güzel parıltıyı veriyordu.
Her gece uyandığında, Uyur rüya diyarından taze bir enerjiyle döner, en güzel ışığını diğer yıldızlara hediye ederdi. Diğer yıldızlar da onun sırrını öğrendiklerinde, hep birlikte rüyalarındaki güzellikleri paylaşmaya karar verdiler.
Ve her gece, gökyüzünde dans eden yıldızlar, parlamaktan önce rüya diyarında kaybolur, uyandıklarında ise birer ışıltı parçası gibi gökyüzünde birbirlerine ışıklarını gönderirlerdi. Uyur, o günden sonra, her gece neşeyle uyumaya devam etti, çünkü artık biliyordu ki, uyku, onun en güzel parıltısını ortaya çıkarıyordu.
MASAL DİNLE: