Kurt ile Kuzu

Bir gün, güzel bir çimenlik alanda küçük bir kuzu otluyordu. Gözleri pırıl pırıl parlıyor, yeşil çimenleri keyifle yiyordu. Kuzu çok mutlu bir şekilde çimenlerin üzerinde gezip oynarken, ormanın derinliklerinden bir kurt yaklaşmaya başlamış. Kurt, çok kurnaz ve aç gözlüydü. Kuzu çok masum ve küçüktü, kurt hemen ona yaklaşarak kötü bir plan yapmaya başlamış.
Kurt, kuzunun yanına gelip şöyle demiş: “Merhaba küçük kuzu! Beni görmek ne güzel! Ama, senin çimenlerin çok kirli. Bence benim çok temiz olan suyumu içsen daha iyi olur.”
Kuzu, kurtun sözlerine şaşırmış ama hemen bir şeyler anlamış. “Ama ben buradaki suyu içiyorum ve hiç de kirli değil. Her şey çok güzel,” demiş.
Kurt, kuzuyu kandırmak için bir başka oyun oynamaya karar vermiş. “Peki, o zaman sen geçen gün benim güzel şarkımı da beğenmemiştin. Bunu sana hatırlatmak istiyorum. Şarkım gerçekten çok güzeldi, sen de onu dinlemek yerine başka şeylerle ilgilendin,” demiş ve kuzuya biraz daha yaklaşmış.
Kuzu bu kez çok sakin bir şekilde cevap vermiş: “Benim sana karşı hiçbir kötülüğüm yok, ama sen bana hiç iyi davranmıyorsun. Sana kötü niyetle yaklaşmak, seni dinlememek istemiyorum.”
Kurt, kuzunun söylediklerini duyunca biraz şaşırmış ve biraz daha ileri gitmek yerine durup düşünmüş. Kuzu, nazik ve sabırlı bir şekilde konuşmuş ve kurtun kötü niyetli planlarını bozmuş. Kuzu, her zaman doğruyu söyleyip sabırlı kaldığı için kurt, onun masumiyetini ve iyiliğini fark etmiş. Kurt, sonunda kuzuyu bırakmış ve ormandan uzaklaşmış.
Kuzu, ne kadar küçük olursa olsun doğruyu söyleyerek ve sabırlı olarak, kendisini kurtarmayı başarmış. O günden sonra, ormanda herkes kuzuyu ve sabırlı tutumunu konuşmuş.
Mesaj: Bu masal, çocuklara sabırlı olmanın ve doğruyu söylemenin her zaman önemli olduğunu öğretir. Kurt, önce kurnaz ve kötü niyetli olsa da, kuzu sabır ve nazik sözlerle kurtu kandırmadan doğruyu söylemiş ve sonunda başarılı olmuştur. Bu, küçüklerin bile büyük cesaret ve akıl ile güçlü olabileceğini gösterir.